“Katar’a yeni bir dizayn vermeye çalışıyorlar”

Katar’a uygulanan ablukanın dünyanın egemen güçleri, eksenlerinin dışına çıkan devletleri hizaya getirmek için her yöntemi denediklerini ifade eden Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Batman Şube Başkanı Selman Nasıroğlu, bu yöntemlerin ahlaki olmadığı gibi, demokratik teamüllere de uymadığını kaydetti.  2002'de Türkiye'de başlayan demokratik bağımsızlaşma mücadelesi, Filistin'de Hamas ve Mısır'da ihvan ile devam ettiğini belirten Başkan Nasıroğlu, “Seçimlerde Türkiye, Filistin ve Mısır halklarının bu tercihleri Batı dünyasının çıkarlarına ters idi. Demokrasi ve özgürlük masalları ile dünya halklarını uyutan egemen sistem, bu eksen kaymasına çeşitli müdahalelerde bulundu. Filistin'de savunma savaşı veren Hamas'ı siyasi darbeler ve ekonomik abluka ile  iktidardan indirdiler. Mısır'da ise tarihinin hiçbir döneminde teröre bulaşmayan ihvan'ı askeri darbelerle bertaraf eden egemen güçler, Türkiye'de de her türlü darbe girişimini denemesine rağmen muvaffak olamadı. Şimdi ise Katar üzerinden yeni bir dizayn çalışması yapılmaktadır” diye konuştu. 

“TRAJİKOMİK BİR DURUM”

Daha birkaç ay önce Suud'u 11 Eylül üzerinden terör destekçisi olmakla suçlayan ABD çevreleri, Katar'ı hizaya getirmesi koşulu ile Suudi yönetimini şimdilik affetmiş göründüğünün altını çizen ASKON Batman Şube Başkanı Selman Nasıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Katar'ın teröre destek olmakla suçlanması trajikomik bir durumdur. Şöyle ki, ABD ve Avrupa laboratuvar mahsûlü örgütleri DEAŞ üzerinden islam alemine ve Türkiye'ye nizamat vermeye kalkmaktadır.  Uçağı olmayan DEAŞ karşısında kullanılmak üzere terör örgütlerine  stinger füzesi ve uçaksavar veren ABD aslında ülkemizi hedef almaktadır. Katar, İhvan gibi demokratik yollarla iktidara gelmiş ve darbe ile indirilmiş bir partiye nefes olmaktadır. Bu insani ve erdemli tavır teröre destek olarak görülmektedir.

Oysa aynı güçler, demokratik yollarla iktidara gelmiş Ak Parti'yi darbe ile indirmeye çalışan FETÖ'ye kucak açmaktadır. Hakeza her türlü terör eylemini yapmaktan çekinmeyen terör örgütlerine destek olmaktadırlar. Bu ikiyüzlü tavır, batı aleminin genetiğini oluşturmaktadır. Terör örgütlerini laboratuvarlarda üretip, sahada büyüten batı dünyası, bu kirli siyasetinin elbette zararını görecektir. Bize düşen ise; her türlü dini, etnik, mezhepsel ve siyasi ayrılıklarımızı bir tarafa bırakarak, yerli bir duruş sergilemektir.

Dışardan müdahaleler ile özgürlük beklentisine giren halkların durumu ortadadır.

Batının yakın ve orta vadede AB ve ABD' de bulunan Katar fonlarına çökmesi kuvvetle muhtemeldir. Libya'nın, Irak'ın ve Afganistan'ın varlıklarına çöken batının haydutluğu sürpriz değildir. Bizler Türkiye halkları olarak, daha önce olduğu gibi güçten yana değil haktan yana bir siyaset izlemeye devam edeceğiz. Dünyanın 5'ten büyük olduğunu sonuna kadar haykıracağız. Yeryüzünün mazlum ve mağdur halklarına şemsiye olmak bizim bilerek tercih ettiğimiz kaderimizdir. Mükafat ve başarı Allah'tandır.”