Bingöl’de “Aile Eğitimi ve Sosyal Medyanın Zararları” ile ilgili düzenlenen konferansta konuşan Eğitimci-Yazar Sıtkı Aslanhan, gençlerin en büyük probleminin hedefsizlik olduğunu söyledi.
Bingöl Üniversitesi Enstitüler Konferans Salonu’nda düzenlenen programa konuşmacı olarak katılan Eğitimci-Yazar Sıtkı Aslanhan, “Aile Eğitimi ve Sosyal Medyanın Zararları” hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Başarının sırrını anlatarak konuşmasına başlayan Aslanhan, “Allah bu ülkenin insanlarını çok zeki yaratmış, ama havasından mı, suyundan mı bilmiyorum. Zeki ama kafa hep üçkâğıda çalışıyor. Oysa gecenin birinde sabahın 5 ve 6’sında ders kitaplarımızın üzerinde alın teri ve gözyaşınız yoksa başarılı olamazsınız. Öyle kısa yönde köşeyi dönmek yok. Benim ülkemin gençlerinin en büyük problemi hedefsizlik. Bizi sabah yataktan fırlatacak gece geç saatlere kadar yatağa sokmayacak bir hayalimiz ve idelimiz yoksa lütfen yaşayıp yaşamadığımıza bir daha bakalım.” dedi.
“Gençler, gidecek yolunuz varmanız gereken bir hayaliniz ve idealiniz olması lazım”
Filistin’de siyonist işgalcilerin buldozerle ezdiği 23 yaşındaki Amerikalı kızın hikâyesini anlatan Aslanhan, şunları söyledi:
“Akşam televizyondan izlediğim zaman sabaha kadar ağladım. Kendimi, kişiliğimi, kimliğimi, kim olduğumu, nereden geldiğimi ve nereye gittiğimi nasıl bir insan olmak gerektiğini sorguladım. Yeni bir hayata adım atmama vesile olan Amerikalı barış eylemcisi 23 yaşındaki bir kız Amerika’dan kalkıp Filistin’e gidiyor, bir buldozerin yıkmak istediği evin önünde duruyor tüm uyarılara rağmen çekilmiyor ve buldozer gelip kızı ezip geri gidiyor. Dini ırkı her şeyi farklı olan, sadece mazlum bir milletin sesini dünyaya duyurmak isteyen o kızı eziyor ve yüzü paramparça oluyor. Kendime şunu sordum? Peki, bir gün senin üzerine buldozerler geldiğinde kenara çekilmeyecek kadar inandığın bir idealin, bir gayen, bir davan, bir amacın var mı? Peki, gençler bir hayaliniz var mı?”
“Aynı gönlü paylaşmak aynı dili konuşmaktan evladır”
Mevla’nın, “Aynı gönlü paylaşmak aynı dili konuşmaktan evladır” sözünü hatırlatan Aslanhan, “Bugün yaşadığımız en büyük sıkıntı toplumsal anlamda da evin içerisinde eşlerin birbirleriyle anlaşamaması, anne ve babanın çocuklarıyla anlaşamamasıdır. Aynı sınıfın içerisinde bizlerin iletişim problemi yaşamamızın en büyük sebebi aynı dili kullanmamıza rağmen aynı gönlü paylaşamamamızdır.” ifadelerini kullandı.
“Evde sevgi ve ilgi göremeyen gençler yanlış yerlerde ararlar”
Ebeveynlere de seslenen Aslanhan, “13- 14 yaşındaki çocuğa sen anne-baba olarak kaliteli sevgini vermedikçe 13-14 yaşındaki çocuğun kedi kesme törenine katılıp satanist oluyor. 15 yaşındaki bir çocuk evde anne ve babasında arayıp ta bulamadığını sevgiyi başka yerlerde aradığı için uyuşturucuda kullanır evden de kaçar.” diye konuştu.
“Sanki internette her şey caiz”
Sosyal medyanın zararlarına değinen Aslanhan, “Ben size soruyorum eğitim sevdalısı bir ordu var karşımda, fecbookta kaç arkadaşınız var? Gerçekten hayatta kaç arkadaşınız var? Bir algı oluşmuş sanki internette her şey caiz, internette hiç bir şey caiz değil. Gecenin karanlığında siyah bir karıncanın ne yaptığını gören Allah, bizim de internette ne yaptığımızı görüyor.” diyerek uyarılarda bulundu.
Bayanlara da seslenen Aslanhan, “Babasız peygamber var ama anasız peygamber yok. Bu millet bir zamanlar 3 kıtada at koşturduysa bilin ki siz kadınlar sayenizde yapmıştır. Tekrar bu ülke ayağa kalkacaksa yine sizin sayenizde olacak, siz bu ülkenin mayasısınız, özüsünüz. Onun için size yükleniyorum.” dedi.
“Türkiye ahlaksız sitelere girmede dünyada ikinci sırada”
Türkiye ahlaksız sitelere girmede dünyada 2’nci sırada yer aldığını ifade eden Aslanhan, “Birinci sırada Brezilya, ikinci sırada Türkiye var. Gençler bugün gaflet ve delalet içinde nefsinize uyarak girdiğiniz, çıktığınız sitlere, paylaşımlara, yorumlarınıza, yazdığınıza, çizdiğinize, takip ettiğiniz kişilere dikkat edin. 20 yıl sonra birileri dosyaları masanıza koyar.” ifadelerini kullandı.
Bu ülkenin yüreği vatan ve millet sevgisiyle atan bu topraklara bağlı aklı başında olan sosyal bilimcilere ihtiyacı olduğunu vurgulayan Aslanhan “İlahiyatçılara, hukukçulara, psikologlara, tarihçilere, siyaset bilimcilerine, gazetecilere, radyoculara, televizyonculara ihtiyacı var.” dedi.
Son olarak Aslanhan, sahabeler hayatından kesitler anlatarak konuşmasını sonlandırdı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.