Başakşehir Belediyesi Emin Saraç Kültür Merkezi’nde (BES) söyleşiye katılan Eğitmen Yazar Sema Maraşlı ve İlahiyatçı Yazar Ahmet Bulut, mutlu bir evlilik ve huzurlu bir aile hayatı için ipuçları verdi. Kitapları ve hikâyeleri ile tanınan Sema Maraşlı, aile fertlerini ilgilendiren tavsiyelerini, ilahiyatçı yazar Ahmet Bulut ise beylerle evliliğin dinamikleri hakkında görüşlerini paylaştı.
Evlilikte kadın-erkek arasındaki farklılıklara değinen Maraşlı, “Temelde erkek ve kadın arasında yaratılıştan kaynaklı farklılıklar bulunuyor. Bu farklılıklar çerçevesinde yaşanmadığında sorunlar başlıyor. Kadının fıtratı yumuşaktır; erkeğinki ise sertlik ve cesaret içerir. Kadın, erkek gibi davranmaya başladığında sıkıntılar yaşanmaya başlıyor” dedi.
İletişimde neden bu kadar çok problem yaşanıyor? Boşanmalar neden bu kadar arttı? Önce bunlara cevap aramalıyız diyen Maraşlı, şunları kaydetti: “Tüm bunların altında yatan en temel nokta bizi yaratan Rabbimizin, bize gönderdiği aile ve bireylerin birbirine olan muamelesiyle alakalı şeyleri görmezden gelmemizdir. Dini vecibelerimizi yerine getiriyoruz ama iş iletişime geldiğinde hiçbir kural dinlemiyoruz, usulen yaşamayı tercih ediyoruz. Rabbimiz bizi yarattığı gibi mutluluk reçetesini de göndermiştir. Bize sadece bunu layığıyla uygulamak kalıyor.”
Kadın erkek yaratılıştan farklıdır
Karı-koca arasında iyi bir iletişim sağlamak istiyorsak yaratılıştan gelen kadın-erkek arasındaki farklılıkları mutlaka göz önünde bulundurmamız gerektiğini hatırlatan Maraşlı, “Kadın ve erkek arasındaki en önemli farklılık kadınların daha çok beyninin sağ tarafını erkeklerin ise daha çok beyninin sol tarafını kullanması. Bu durum iki tarafında hayata ve olaylara bakışını tamamen etkiliyor. Kadın ve erkek arasındaki farklılıkları iyi bilmek evlilikte pek çok probleminizi çözmeye yarayacaktır” diye konuştu.
Mümkünse 25 yaşa kadar evlenin
İlahiyatçı yazar Ahmet Bulut ise ülkemizin en önemli probleminin aile olmaya başladığını vurgularken, 1980’lerden bugüne gelişen ve değişen çeşitli iletişim enstrümanları ile Batı’nın kötü yönlerini bir nimetmiş gibi almaya başladığımızı ve bunun da aile yaşantımızı kötü yönde değiştirdiğini ifade etti. Son dönemlerde özellikle internet kullanımının ve sosyal medyanın da etkisiyle boşanmaların %41 oranına kadar ulaştığını ifade eden Ahmet Bulut, “Her yıl ortalama 110 bin çocuk boşanmış aile çocuğu olarak hayatına devam ediyor. Ya anne sevgisinden, ya da baba şevkatinden mahrum büyüyen bir gençlik ileriki dönemde sorunlar yaşayacaktır” dedi.
“Bir insan, bir Müslüman neden evlenir?” sorusu üzerinden interaktif bir söyleşi gerçekleştiren Ahmet Bulut, şunları kaydetti: “Mümkünse 25 yaşa kadar evlenmek insan doğasına daha uygundur. Hem kaynaşma daha kolay olur, hem de verimlilik daha uzun sürer. Çünkü 25 yaştan sonra mantıksal hesaplamalar devreye giriyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.