Evangelistler, siyonistler, oryantalist ya da diğer adıyla müsteşrikler sürekli bir çalışma içindedirler. Doğu ilimlerini öğrenip Doğu’yu yumuşak karnından vurma planları güncellenerek devam etmektedir.
Özellikle İslam beldelerinde; ajanlarını, papazlarını, hahamlarını Müslüman din adamı kisvesine büründürerek Proje cemaatler kurdurtmuşlardır.
Oryantalistlerin çalışmaları yüzyıllardır devam etmektedir. Gayeleri; ticari, siyasi, dini, ilmi olabilir. Ancak her halükarda amaçları Doğu’yu, Batı’nın çıkarları için dizayn etmektir.
Oryantalistler, İslam dininin esaslarını Müslümanlardan daha iyi öğrenip nereden İslam’ı ve Müslümanları tuzağa düşürürüz mantığı ile çalışmaktadırlar.
Yüzyıllar önce dahi hadis ilmi üzerinde yaptıkları çalışmalar ile Müslümanların bir kısmını da maalesef tuzağa düşürmüşlerdir.
Öncellikle zayıf veya mevzu hadisleri ele alıp hadisleri tabiri caizse itibarsızlaştırmaya çalışmışlardır. Söz konusu zayıf hadisler üzerinden sahih hadisleri de ekarte etmeye çalışmışlardır.
Tedrici bir metodla önce hadis sonra müteşabih ayetlerle İslam dini üzerinde şüphe uyandırmaya çalışan oryantalistler kendi dinlerini bilmeyen Müslümanları maalesef kolay bir şekilde tuzağa düşürmüşlerdir.
Müslümanların kendi dinlerini bilmemeleri ve araştırmamaları onları tuzağa çekerken aslında tuzağa düşmelerinde başka bir etken daha var.
Bu etken de Müslümanların içinde bulunan ve kendilerindenmiş gibi gözüken bir takım şahsiyetler olmuştur. Müslümanlar dini temsil ediyormuş gibi gözüken şahsiyetleri değerlendirirken zahiren değerlendirerek yanılmışlardır.
Aslında demin de söylediğim gibi dini temsil ediyormuş gibi gözüken bu şahsiyetlerin lafızlarının Dine ne kadar yabancı olduğu Kur’an, Sünnet ve Hadis bilinmediği için öngörülememiştir.
İslam diyarının çoğunda “Dini cemaat” kisvesine bürünen bu yapıların başında olanların “Tesettür Kur’an-ı Kerim’de yoktur” gibi söylemlerinin ortak olduğunu görüyoruz.
Bir kısmının ise Hadislere inanılmaması gerektiği, hadislerin akla ve mantığa aykırı olduğu (zayıf hadisleri baz alarak genellemeye gittikleri) konusunda tezler ileri sürdüklerini görüyoruz.
Tabii bu proje cemaatler veya oryantalistlerin fikirlerine uygun çalışma yapan bu cemaat liderleri her halde İslam’a ve Müslümanlara zarar vermeyi amaçlamaktadır.
Proje cemaatlerinin başarılı olması demek, bağlamından koparılmış bir İslam’ın yürürlüğe sokulması ve birçok müslümanın sıratı müstakimden koparılması anlamına gelecektir.
Başarılı olamayan veya tökezleyen proje cemaatler ise halis cemaatleri de içine alacak bir anti-cemaatçilik kampanyasına dönüşecektir.
Tabiri caizse yaş ile kuru beraber yanacaktır. İnsanların cemaatlere karşı bir antipatisi olacak daha da kötüsü İslam ile zaten zayıf olan bağların tamamen kopmasına neden olacaktır.
O halde bir Müslümanın yapması gereken bu tür proje cemaatlerini iyi tanımasıdır. İyi tanıyabilmek için tahlil edebilme becerisine sahip olabilmektir.
Peki, tahlil becerisi nasıl elde edilebilir? İslam’ı yani Kur’an’ı Kerimi, sahih hadisleri ve sünneti kaynaklarından öğrenmekle bu beceri elde edilebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.