28 Mayıs'ta yapılacak 2'nci tur Cumhurbaşkanlığı seçimi için çalışmalarını aralıksız sürdüren Yapıcıoğlu, işçiden emeklisine, memurundan bürokratına, yaşlısından gencine varana dek toplumun her kesimini ziyaret ediyor.
Yaptığı ziyaretlerde halkın sorunlarını ve sorularını cevaplayan Yapıcıoğlu, 28 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden seçilmesi için destek istiyor.
Gittiği her yerde büyük bir sevgiyle karşılanan Yapıcıoğlu, 28 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde farkla kazanacaklarını belirterek rehavete kapılmaması çağrısında bulundu.
Yapıcıoğlu, "Nihayetinde siyaset vatandaşların sorunlarını çözmek için yapılır. Biz insan merkezli bir siyasetten yanayız. Hedefimiz de adaleti gerçekleştirmektir. Diyoruz ki eğer siyaset insan merkezli değilse ve adaleti tesis etmek amacından uzaksa; sadece mal, makam, şöhret için yapılıyorsa, o siyaset meşru bir siyaset değildir." dedi.
Kira artışlarına ilişkin bir soruya Yapıcıoğlu, "Kira artışlarının durdurulması noktası hukuki boyutuyla tartışılıyor. Bir yandan ev sahibi diyor ki 'ben daha önce bir daireyi 500 bine alabiliyordum. Şu anda 5 milyon olmuş. Dairenin fiyatı 10 kat artmışsa, ben kirayı iki kat veya yüzde 25 artırdığımda ben ne olacağım?' diyor. Daireyi yapıp satan kişi de diyor ki 'Dairenin maliyeti bana 300 bin liraydı, şimdi 2 buçuk ya da 3 milyon olmuş. Her şeyin fiyatı artmış.' diyor. Şu anda küresel çapta bir dalgalanma var." diye konuştu.
Daha önce verdikleri çözüm önerisine de değinen Yapıcıoğlu, "Hükümette hep şunu dedik. Eğer siz fiyat artışını durduramıyorsanız, yapacak bir şey var. Ücretleri o seviyeye çıkarmak. Şimdi ücretler o seviyeye çıkınca, malı üretenler diyor ki 'benim işçime ödediğim miktar arttı. Enerji fiyatları arttı. Fiyatlar biraz daha yükseldi.' Böylece şu anda birbirlerini yukarıya doğru çekiyorlar. Şu anda bir sıkıntı var. Ama her halükarda kiralarla ilgili acil bir çözüm üretmek gerekiyor. Şimdi siz derseniz ki kiraları dondurun. Bu bir çözüm değil. Ama vatandaşa kira yardımı olabilir. Özellikle kiraların çok yüksek olduğu yerde ya oradan insanlar kaçacak ya ücretler o kiralara göre yükselecek. Diyebilirsiniz İstanbul'da asgari ücret diğer yerlere göre 2 bin lira fazla olsun. Fakat Bursa'daki, İzmir'deki veya diğer kiraların yüksek olduğu yerlerdeki işçi diyecek benim ne eksiğim var? Kısa vadedeki çözüm, kira yardımı; uzun vadedeki çözüm ise, dar gelirli vatandaşı uygun ödeme koşullarında ev sahibi yapmaktır." diye konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.