,
  • BIST 9915.62
  • Altın 2439.282
  • Dolar 32.4246
  • Euro 34.6533
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 25 °C
  • İzmir 27 °C
  • Antalya 24 °C

Mavi Marmara Gazisi Ateş: Nehirden denize Özgür Filistin Devleti muhakkak kurulacaktır

Mavi Marmara Gazisi Ateş: Nehirden denize Özgür Filistin Devleti muhakkak kurulacaktır
Zulme uğrayan mazlum Filistin halkına destek ve işgalci siyonistleri protesto için Ankara Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde basın açıklaması yapıldı.

Zulme uğrayan mazlum Filistin halkına destek ve işgalci siyonistleri protesto için Ankara Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde yapılan basın açıklamasını okuyan Mavi Marmara Gazisi Abdulhamit Ateş, nehirden denize Özgür Filistin Devleti muhakkak kurulacağını söyledi.

Siyonist işgal rejiminin yaklaşık 100 yıldır işgal ettiği Filistin topraklarında katliamları dur durak bilmiyor.

7 Ekim'den bu yana Gazze'de gerçekleştirdiği soykırım devam ederken, şimdiye kadar yaklaşık 2 milyon insan yerinden olurken çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan yaklaşık 30 bin kişi şehit oldu, 70 bin kişi de yaralandığı belirtiliyor.

İşgalci siyonistleri protesto etmek, zulme uğrayan mazlum Filistin halkına destek için Ankara Filistin Dayanışması Platformu tarafından Ankara'nın Çubuk ilçesinde bulunan Camii Kebir Camisinde kılınan Cuma namazından sonra Çubuk Belediyesi önünde bulunan meydanda basın açıklaması düzenlendi.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasını Ankara Filistin Dayanışma Platformu adına İHH Çubuk Temsilcisi ve Mavi Marmara Gazisi Abdulhamit Ateş, tarafından okundu.

"Gazze'de insan onurunun vahşetle yüz yüze geldiği dehşet dönemlerinden birini yaşıyoruz"

Ateş, "İnsanlık onuru bir yana Gazze’de yaşanan insanlık dışı siyonist israilin hukuk ahlak ve vicdan tanımaz umarsızlığı bir tarafa, insan onurunun vahşetle yüz yüze geldiği dehşet dönemlerinden birini yaşıyoruz. İşgalci, ırkçı siyonist,  aparthait israil rejiminin Gazze’ye karşı 140 gündür devam eden soykırımında tespit edilen can kaybı 28 bini aştı, enkaz altında olduğu tahmin edilen 7 bin kayıp da dahil edildiğinde 35 bine ulaşan can kaybı ile karşı karşıyayız. İsrailin 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 300’ü çocuk, 8 bin 400’ü kadın olmak üzere 28 bin 576 Filistinli öldürüldü, 68 bin 291 kişi yaralandı. Bu kayıplar içinde 350’ye yakın sağlık çalışanı hayatını kaybederken, öldürülen gazeteci sayısı 126’ya ulaştı." dedi.

"Gazze’ye yönelik, gözümüzün önünde devam eden israilin soykırımı karşısında uluslararası kurumların etkisizleştirilmiş"

Gazze şehirleri bugün sadece insanlık dışı saldırılar sonucu katliamlarla değil aynı zamanda açlık ve salgın hastalıklarla da karşı karşıya kaldığını ifade eden Ateş, "Uluslararası Adalet Divanının kararına, Birleşmiş Milletler kararlarına, uluslararası kuruluşların ve dünyanın farklı coğrafyalarında meydanlarda gösteri yapan kamuoyunun çağrılarına rağmen israil; başta Amerika ve İngiltere olmak üzere batılı devletlerin himayesinde katliamlarına ara vermeden devam etmektedir. Modern tarihin yaşanabilecek en korkunç dönemlerinden birini yaşıyoruz. Gazze’ye yönelik, gözümüzün önünde devam eden israilin soykırımı karşısında uluslararası kurumların etkisizleştirilmiş olması, devletlerin sadece kendi çıkar ve hesaplarını güdüyor olması sadece Gazze için değil dünyamız ve insanlığın geleceği açısından da son derece endişe verici bir durumdur." şeklinde belirtti.

"Nehirden denize Özgür Filistin Devleti muhakkak kurulacaktır"

Açıklamasının devamında Ateş, şunları aktardı:

"Batılı devletler; israilin hastaneleri bombalaması, kadın, çocuk demeden sivilleri öldürmesi, insanlık dışı her türlü ambargo ve yerleşimci terörü karşısında sessizliğini koruyarak ve israile destek vererek bugüne kadar iddia ettikleri bütün değerleri ayaklar altına almış ve bütün inandırıcılıklarını yitirmişlerdir. Daha ne kadar insan çocuk ölmeli ki ABD ve Batı ikna olsun. HAMAS diye hayali bir düşman oluşturup sivil halkı soykırıma tabi tutmak artık uluslararası camia tarafından inandırıcı bulunmamaktadır. Hakikat şu ki kör topal kurulmuş olan Uluslararası BM sistemi de çökmüştür. Uluslararası zeminde Siyonist işgalci rejimin itibarı kalmamıştır. ABD kamuoyunun baskısı ile ABD hükûmeti bile desteğini zoraki vermektedir. Arjantin’den Malezya’ya Moskova’dan Paris’e, İstanbul’dan Kudüs’e tüm dünya sokaklarında Siyonist israile destek verenler utançlarından başlarını öne eğerek gezecektir. Bu karanlık günlerin sonu gelecek inşallah ve nehirden denize Özgür Filistin Devleti muhakkak kurulacaktır."

"Gazze için Türkiye’nin yaptıkları da bekleneni karşılamamakta"

Ateş, "Birleşmiş Milletlerin (BM) terörle mücadele konularında insan hakları özel raportörü Ben Saul, özellikle israil üzerinde etkisi olan Batılı devletler, ABD ve Avrupa ülkelerinin yapacağı çok şeyin bulunduğunu belirterek, 'israile silah satışlarını ve istihbarat gibi diğer askeri işbirliklerini yasaklayabilirler. İsraile yaptırımlar uygulayabilirler. İsraili sadece askeri yaptırımlar değil diplomatik ve ekonomik yaptırımlarla da uluslararası hukuku ihlal etmekten kaçınmaya zorlayabilirler.' dedi. İnsan Hakları İzleme Örgütünün (HRW) eski Direktörü Profesör Kenneth Roth, israil hükümetine, askeri yardım ve silah satışlarının durdurulması yoluyla baskı yapılması gerektiğini söyledi. Maalesef bu insanlık dramı karşısında İslâm ülkelerinin tutumu ve durumu da tarihte bir utanç sayfası olarak yer alacaktır. İslâm ülkeleri kayda değer hiçbir şey yapmamış ya da yapabileceklerinin çok azını yapmışlardır. Bu çerçevede Türkiye’nin yaptıkları da bekleneni karşılamamakla birlikte İHH gibi sivil toplum kuruluşları inisiyatifi ve öncülüğünde uluslararası yardım konvoyları hazırlanmaktadır." ifadelerine yer verdi.

"Herkesin gözü kulağı bu yardım kervanında olmalı"

Yapılacak insani yardımlarla ilgili yapılması gerekenlere değinen Ateş, şunları söyledi:

"Türk Deniz kuvvetleri filosu bu sivil girişime olası silahlı müdahale ihtimaline karşı belli mesafede koruma sağlamalı. Mısır hükümeti de diplomatik olarak Mısır karasularında bu gemileri koruyacağını açıklamalı, Libya da bu gemileri koruyacağını açıklamalı. Türk hava kuvvetleri de olası müdahale durumunda uçaklarını Adana, Antalya da kalkışa hazır ve yüklü bir şekilde hazır tutmalı, yeteri sayıda uçak da devriye gezmeli uluslararası semalarda. Hatta Cezayir ve Tunus da Akdeniz de bu gemileri koruyacağını açıklamalı. İncirliği ve küreyi de heran kapatabilecek şekilde hazır durulmalı. Denizden müdahale olursa karadan da hareket edebilecek şekilde birlikler teyakkuza geçirilmeli. İHA'lar da Akdeniz’de mühimmatlı bir şekilde devriye gezmeli. Filistin’e destek veren dünyadaki tüm girişimler bu yardım konvoyunu birinci gündemine alıp takip etmeli ve sivil destek vermeli. Herkesin gözü kulağı bu yardım kervanında olmalı."

"Türkiye yetkililerine tekrardan israil ile her türlü ticari, diplomatik ilişkileri kesme çağrısı yapıyoruz"

Son olarak Ateş, "Buradan Türkiye yetkililerine tekrardan israil ile her türlü ticari, diplomatik ilişkileri kesme çağrısı yapıyoruz. Uluslararası Adalet Divanında Güney Afrika’nın yanında davaya müdahil olmaya davet ediyoruz. İsrailde savaş suçu işlemiş yetkililer hakkında Türkiye’de açılmış davaların önünü açmaya, israil ordusunda askerlik yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hakkında vatandaşlıktan çıkarılma ve yargılanmalarını talep ediyoruz. Amerika’nın İncirlik ve Kürecik üslerini kapatmaya davet ediyoruz. Uluslararası alanda bölge ülkelerinin israili izole etmesi yalnızlaştırması için baskı oluşturmaya, bu kapsamda israile uçuşlar için hava sahasını kapatmaya davet ediyoruz. Halkımızı israile karşı boykotu yılmadan ısrarla devam ettirmeye davet ediyoruz. Bugün, dünyanın doğusunda batısında vicdan sahibi onbinler, yüzbinler başka insanların acısını yüreklerinde hissederek israil katliamlarına karşı tepki gösteriyorlar. israil soykırımının durması için mücadele eden, kendi devletlerini insani tavır almaya çağıran dünyanın vicdanlı insanları Ankara’dan Çubuk’tan selamlıyoruz. Yine zulme ve zalime hiçbir şekilde boyun eğmeden kıt imkanlarına rağmen israile karşı onurluca mücadele eden Gazze’nin yiğit evlatlarını da selamlıyoruz. Bütün uluslararası kuruluşları ve dünya kamuoyunu hepimizin gözleri önünde devam eden bu vahşi soykırımı insanlık adına durdurmaya davet ediyoruz..."dedi.

Yapılan dua ile basın açıklaması nihayete erdi. (İLKHA)

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Hür 24 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 532 658 98 55