İLKHA muhabiri Küresel Sumud Filosu'nun Tunus sürecini anlattı

Tunus'ta filoya ait 2 geminin droneli saldırıya uğraması, sabotaj ve şantajlar nedeniyle 26 gemiden yalnızca 2-3 gemi Gazze'ye ulaşmak amacıyla Akdeniz'e yelken açabildi.

Türkiye'den yaklaşık 150 kişinin katılması planlanan filo için 100'e yakın kişi Tunus'tan gemilere binmek için 15 gün umutla bekledi ancak süreç içerisinde işgalcilerin saldırıları, sabotaj ve şantajları nedeniyle bir elin parmaklarını aşmayacak sayıda Türkiye vatandaşı kalkan 2-3 gemide yer alabildi.

"Ölüm riskine rağmen Gazze'ye ulaşmaktan vazgeçmediler"

Süreç boyunca yaşananları özetleyen İLKHA muhabiri Ömer Adıgüzel, "2 hafta boyunca Tunus'ta gelişmeleri takip ettik. Küresel Sumud Filosu'nun çalışmalarını bir gazeteci olarak yansıtmaya çalıştık. Filoda bütün kayıtlarımızı, işlemlerimizi gerçekleştirmiştik. Maalesef 3 defa çekilen kurada adım çıkmasına rağmen filoda yer alamadım. Orada atmosfer çok farklıydı. İnsanlar farklı bir ruh hali içerisindeydiler. Bineceğimiz gemiler, 2 defa saldırıya uğradı. İşgal rejiminin bakanı, filodakileri tehdit ederek yapacaklarının hiçbir zaman unutulmayacağını ifade etmesine rağmen, Gazze'ye yaklaştığınızda ölüm riskinin fazla olduğunu bilinmesine rağmen insanlar kararlılıklarını sürdürdü ve Gazze'ye ulaşma hedeflerinden vazgeçmedi. Ablukanın kırılması için büyük gayretler içerisindeydiler." dedi.

"İnsanların ruh hallerini gözlemleme fırsatımız oldu"

Birçok milletten insanlarla konuştuğunu, farklı dillerde Gazze'deki ablukanın kırılması gerektiğine dair dertlerini anlattıklarını söyleyen Adıgüzel, "2 hafta boyunca gözlemlediğimiz, görüştüğümüz, yapmamış olduğumuz görüşmeler neticesinde, Tunus Limanı'nda, Küresel Sumud Filosu bünyesinde bekleyen gemiler, İtalya'dan Yunanistan'dan İspanya'dan gelen gemileri beklediler. Bir kısmı filoya dâhil oldu. Bugün Tunus'tan hareket edecek bazı gemiler var. Sonraki gün başka gemilerin hareket etmesi için çalışmalar devam ediyor. 2 haftayı aşkın süredir orada bekleyen insanlar, filoda yer almak için umutla beklemeye devam ediyorlar. Gazete olarak insanların ruh dünyasını gözlemleme fırsatımız oldu. Analiz noktasında en iyi analiz ve gözlemlerimizi orada yapabildik diyebiliriz. Çünkü atmosfer çok farklıydı. Her ırktan, her milletten insanlar vardı. Elimizden geldiğince yapmış olduğumuz röportajlarla bunu yansıtmaya çalıştık. Gazeteci olarak filoda yer alamadığımızdan dolayı üzgünüz ancak bundan sonra da filonun çalışmalarını, ilerleyişini, atmosferi insanlara duyurma çabasında olacağız. Orada bulunan arkadaşlarımız, kardeşlerimiz yaşananları inşallah bizlere aktaracaklar." diye konuştu.