Usame Hamdan, bugün Lübnan'ın başkenit Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında, Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş insanların, tarif edilemeyecek veya ifade edilemeyecek gerçek bir trajedi yaşadıklarını vurguladı.
İşgalin hastanelere karşı işlediği suçlar ve hastaneleri hizmet dışı bırakması nedeniyle yaralıların sayısının 61 bine yükseldiğini ifade eden Hamdan, bunların tedavi için Gazze Şeridi dışına seyahat etmekten mahrum kaldığına dikkat çeti.
Yüzde 70 kadın ve çocuk olmak üzere 7 binden fazla kayıp kişinin işgal saldırıları sonucu yıkılan evlerin enkazı altında olduğunu söyleyen Hamdan, devam eden bombardıman, yakıt eksikliği ve gerekli ekipmanın bulunmaması nedeniyle bunların enkazdan çıkarılamadığını ifade etti.
7 Ekim'den bu yana faşist işgal ordusunun 2 binden fazla katliamı gerçekleştirdiğini belirten Hamdan, "Bombalama, yıkım, soykırım ve etnik tasfiye sırasında nazi işgali, Gazze Şeridi'ne karşı işlenmedik menfur bir suç bırakmadı. Savunmasız Filistinlilere, sivillere, çocuklara ve kadınlara karşı 31 binden fazla insan şehit oldu ya da kayıp." dedi.
Hamdan, "Siyonist rejim, işgal altındaki Batı Şeria'da, şehirlere, köylere ve kasabalara günlük saldırılar yaparak, tutuklamalar ve suikastlar düzenleyerek, yerleşim ve Yahudileştirme politikasıyla, oradaki yerleşimcileri silahlandırarak ve onları serbest bırakarak vahşi suçlarını sürdürüyor." diye ekledi.
Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana şehit sayısının 350'yi aştığını, en az 4 bin kişinin de yaralandığını hatırlatan Hamdan, esir alınanların sayısının da 5 binin üzerinde olduğunu kaydetti.
Hamdan, BM Güvenlik Konseyi kararına rağmen işgalin, Gazze'deki halka yönelik suç ve katliamlarının, açlık ve susuzluğun devam etmesi ve yardım girişlerinin engellenmesinin, bu konuda ihmalkar davranan herkes için tarihi bir utanç olduğunu vurguladı.
Suçlardan Amerikan yönetimi sorumludur
Hamdan, bu suçlardan ve soykırım savaşından, bu işgale siyasi, diplomatik ve askeri destek veren Amerikan yönetimini ve onun Başkanı Biden'ı sorumlu tuttu.
"Kardeş Arap ve İslam ülkelerimiz, tüm baskıların üstesinden gelmek için ciddi ve acil bir şekilde harekete geçene kadar ne kadar bekleyecekler?" diye soran Hamdan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Devletleri Birliği'ne, Gazze Şeridi'ndeki ablukayı acilen ve derhal kırmaları ve işgali, tıbbi ve yardım malzemeleri, ambulans ve sivil savunma ile birlikte tüm resmi ve halk delegasyonlarına izin vermeye zorlama çağrısında bulundu.
Direniş, savaşı ustalıkla yönetiyor
Hamdan, şunları söyledi: "Şehit İzzeddin El Kassam Tugayları, Filistin direnişiyle birlikte, tüm gücüyle, bilgeliğiyle, yeteneğiyle Aksa Tufanı'nı hâlâ yönetiyor, halkımızın kanının intikamını alıyor. Direniş, Nazi işgal ordusunun subaylarını ve onların Gazze topraklarını kontrol altına alma ve ilan ettiği şeyi gerçekleştirme hayallerini her gün havaya uçuruyor.
Siyonist saldırganlığın durdurulması ve onun Gazze ve Batı Şeria'daki halkımıza karşı barbarca suçlar işlemesinden caydırmanın yolu, direnişin her türlüsüyle tırmandırılmasıyla gerçekleşir. Bugün gereken, Filistin coğrafyası arasında ayrım yapmayan işgale ve onun Nazizmine karşı tüm ulusal toplumun birlik içinde durmasıdır."
"İşgalin umutsuzluğu artıyor"
Hamdan, Nazi işgal hükümeti ve onun mağlup ordusunun sonu ve ufku olmayan bir çıkmaza girdiğini, düşman Nazi hükümetinin liderleri ve toplumun bileşenleri arasındaki iç anlaşmazlıkların tırmandığını ve kafa karışıklığının arttığını vurguladı. Hamdan, bu kafa karışıklığının, işgal hükümetlerine ve ordularına olan güvensizliği arttırdığına ve hedefe ulaşma konusundaki hayal kırıklığı ve umutsuzluk durumuna arttırdığına işaret etti.
"Netenyahu ve mağlup ordusu, esirler meselesini umursamıyor"
Netanyahu'nun savaşı yalnızca kişisel çıkarları ve siyasi geleceği için sürdürmekte ısrar ettiğinin her zamankinden daha net bir şekilde ortaya çıktığını ifade eden Hamdam, Netanyahu ve mağlup ordusunun esirler meselesine önem vermediğini, umursamadığını belirtti.
Hamdan, "Halkımıza yönelik saldırganlığın ve barbarca bombalamaların devam ettiği her yeni günün, direnişin elinde tuttuğu tutsaklar için gerçek bir tehdit oluşturduğu kesindir."
Hamdan, şöyle devam etti:
"Netanyahu ve mağlup ordusunun, Filistin halkımıza yönelik 100 günlük savaş ve saldırı sırasında istediğini başaramadığı gibi, bu savaş ne kadar sürerse sürsün başaramayacaktır ve bu, tüm dünya tarafından anlaşılmıştır.
Filistin hükümeti kurmak ve Filistin durumunu yönetmek, Filistin güçleri ve gruplarından kardeşlerimizle birlikte yürüttüğümüz ulusal bir Filistin meselesidir. Amerika'nın ya da başkalarının bu konuyla hiçbir ilgisi olamaz."
Hamdan, Uluslararası Müslüman Alimler Birliği Başkanı'nın, ablukayı kırmak ve Gazze'deki halkla dayanışma göstermek amacıyla alimlerden oluşan bir heyetin başında Gazze'ye girme niyetini duyurmasını memnuniyetle karşıladı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.