Müslümanların sürekli hesap ve muhasebe içerisinde olması gerektiğini belirten Çınar, Allah'ı bir kul olarak iyi tanımanın önemine dikkat çekti.
Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ‘Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin’ hadisini hatırlatarak konuşmasına başlayan Çınar, “Dünyada birçok imkânımız var ama bu hastalık dolayısıyla kullanamıyoruz. Ne araçlarımız ne diğer mal ve mülkümüz bize fayda sağlayamıyor. Böyle bir imtihanla karşı karşıya kalan Müslüman, Rabbine daha çok yönelmeli ve Kur’an-ı Kerimimizi okumalıdır.” şeklinde konuştu.
“Ailemizle cemaatle teravih namazı kılmalıyız”
Coronavirus nedeniyle camilerde teravih namazının kılınamayacağını anımsatan Çınar, "Günlük beş vakit namaz ibadetimizin yanı sıra Ramazan Ayına has olan teravih namazımızı evimizde ailemizle beraber cemaatle kılmalıyız. Alınan tedbirlere çok ciddi anlamda dikkat etmemiz gerekmektedir. Bilim insanlarımızın bu konudaki tavsiyeleri bağlayıcıdır, onlara da uyalım. Yapılan uyarılar aynı zamanda dinimizin de tavsiye ettiği tavsiyelerdir. Toplu ortamlarda maske kullanıp, ellerimizin ve vücudumuzun temizliğine dikkat etmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
“Ölüm haktır önemli olan hazır olmaktır”
Ölümlerin Allah tarafından yazılmış bir hüküm olduğunu vurgulayan Çınar, ölümün bir son olmadığını belirterek, “Günahlarımızı affedecek olan Rabbimiz Allah’tır. Hep beraber Ramazan Ayı vesilesiyle tövbe istiğfar edip Yaratıcımıza yönelelim. Ölüm hak ve gerçektir. Biz ölümle barışık bir milletiz. Batı uygarlığı ise ölüme düşmandır. Milletimiz kendi arasında ölümü sürekli gündemde tutuyor zaten, ölüm bizim için bir yok oluş da değildir. Yeni bir hayatın başlangıcı olan ölüm bir odadan diğer odaya geçmek gibidir. Ama önemli olan ölüme hazır olmaktır.” dedi.
"Asıl bayramı ahirette yaşamak için hazırlık yapmalıyız"
Zekât ve fitrelerin bayram öncesi verilmesi gerektiğini hatırlatan Çınar konuşmasına şöyle devam etti:
“İçerisinde bulunmuş olduğumuz Coronavirus musibetinden dolayı bir araya gelme imkânımız yok ama telefonlar vasıtasıyla birbirimizin Ramazan Ayını kutlamalıyız. Bu vesile ile dargınlık ve kırgınlıklarımızdan da uzaklaşmalı, birbirimizin gönlünü almalıyız. Bu ayın sonunda bir bayram yaşayacağız inşallah ama asıl bayramı ahirette yaşamak için hazırlık yapmalıyız. Rabbimiz kullarını cennetle müjdelediği zaman bizim de adımızın cennetlikler listesinde olması için çaba sarf etmeliyiz. Ramazan Ayında aldığımız güzel hasletler vardır. Özellikle Ramazan Ayında orucunu tutamayan hanımefendilere tavsiyem, Şevval ayında tutamadıkları oruçlarını kaza etmeleridir ve bu en güzel olanıdır.”
"Gücümüz yettiğince fitrelerimizi artırmalıyız"
Diğer aylara oranla Ramazan Ayında fakir ve muhtaçların daha fazla gözetilmesi gerektiğini vurgulayan Çınar, "Bu değerlerimizi yaşatmalı ve hayatımıza hâkim kılmalıyız. Eğer doktorlarımız oruç tutamayacağımız kanaatinde bulunursa, maddi durumumuz iyiyse fidye vermeliyiz. Bir fidye ise bir fitre miktarıdır ki biliyorsunuz bu seneki fitre miktarımız kişi başı 27 liradır. Ama bu en asgari olanıdır. Gücümüzün yettiğince daha fazla da verebiliriz. Bayrama kavuşmadan önce fitre ve fidyelerimizi vermeliyiz.” diye konuştu.
Çınar, Coronavirus musibetinden de bir an evvel kurtulmayı temenni ederek konuşmasını sonlandırdı.(İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.