Evet, korona virüs bir imkândır tefekküre dair.
Tüm çıplaklığıyla önümüze faş edilen acizliğimizin tefekkürü… Tüm dünyayı sarmış zalimliklerimizin bir anda nasıl da bertaraf edilebileceğinin tefekkürü… Bir dinazor iştahıyla kapıldığımız ekonomik doyumsuzluğumuzun nasıl da “önce sağlık” savunmasının arkasına itildiğinin tefekkürü… Diskoların, barların, içkili zevkusefa mekânlarının nasılda patır patır kaplatıldığının tefekkürü…
Tek Hakim’in, tek Kadir’in tek Muktedir’in, tek güç sahibinin sadece ALLAH olduğunun tefekkürü.
Öyle değil mi ki? Ulaşılmaz denen fildişi hayatların nasıl da küçücük bir canlıya yenik düştüğünü görüyoruz. Yenilmez denen süper güçlerin! Nasıl da tarihi bir hezimete uğradıklarını görüyoruz. Asla kesintiye uğramaz denen dev ekonomik aktivitelerin nasılda bitme noktasına gerilediğini görüyoruz. Halkı dev beşiklerde uyutan dev stadyumların nasıl da kuş uçmaz kervan geçmez birer beton çölüne dönüştüklerini görüyoruz. Kraliçelerin, veliaht prenslerin, başbakanların, bakanların, milyon dolarlık sporcuların, aktrislerin ve daha nice servet, makam ve konfor sahiplerinin nefeslerinin kesildiğini görüyoruz. Savaş çığlıklarının yükseldiği sahillerin martıların zikir misali çığlıklarına mekân olduğunu görüyoruz.
Evet, şimdi tefekkür zamanıdır. İnsan nedir? Niçin vardır? Nereden gelmiştir? Nereye gidiyor?
Bu virüs belasından ders devşirmek gerekir; Neden var oldu bu virüs? Niçin bize denk geldi? Bir şey mi demek istiyor? Bir şey mi hatırlatıyor?
Acilen cevaplamamız gereken sorulardır bunlar. İster bilimsel bir bakış açısıyla bakalım, isterse de sufiler misali deruni bir hissiyatla yaklaşalım sonuç olarak hepimiz bu soruları cevaplamakla mecburuz sanki.
Çünkü; Bu küçücük canlı, hayatın hızlı akışını bu kadar yavaşlatıyorsa bundan daha büyük ya da daha güçlü canlılar bize ve medeniyetimize neler yapabilir varın siz düşünün!
Hasıl-ı kelam, haddini bilen bir bilinçle bu olaya bakmak gerekiyor. Belki de bize bahşedilen bir imkândır. Daha büyük ve da daha korkunç belalara duçar kalmamaya yaracak bir tefekkür imkânı…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.