Dünya Sağlık Örgütü Yemen Büro Başkanı Dr. Nevio Zagaria, 100 binden fazla kolera şüphelisinin bulunduğu Yemen'de 791 kişinin bu hastalık nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı.
Ülkenin en zayıf kalmış bölgelerinde hayatını kaybedenlerin yüzde 46'sını 15 yaş altı çocuklar oluştururken, bunun yüzde 33'ünü ise 60 yaşını geçmiş kişiler oluşturdu.
hastalığın durdurulması için en fazla vakanın bildirildiği alanlar üzerinde duruyor.
WHO'nun Yemen'deki bürosunun başkanı Dr. Nevio Zagaria, kolera yayılmasının kaynağının "sıcak nokta" olarak tanımladıkları yerlerden olduğunu söyledi. Zagaria, "Bu yerlerde kolerayı yok edersek o zaman koleranın yayılmasını yavaşlatıp, hayatları kurtarabiliriz. Aynı zamanda ülke çapında hasta olanlara ve hastalığı önleme faaliyetleri için erken ve uygun tedaviyi de desteklemeye devam ediyoruz." dedi.
Yemen'de sağlık merkezlerinin yarısından fazlası işlevsiz
Yemen'de sağlık merkezlerinin yarısından fazlasının işlevsiz olduğunu vurgulayan Zagaria, şunları söyledi: "Kolera salgınına karşı girişilen yarışın kolayca kazanılamayacağı kesin. Yoğun çatışmalar nedeniyle ülkenin sağlık sistemi neredeyse çökmüş durumda. Ülkenin sağlık merkezlerinin yarısından daha azı tamamen işlevseldir. Tıbbi sarf malzemeleri Mart 2015'ten önce Yemen'e girme oranının üçte biri kadar ülkeye giriyor. Şiddet nedeniyle önemli altyapı hasar gördü. 14,5 milyon kişi temiz su ve düzenli sağlık hizmetlerinden mahrum. Sağlık çalışanları maaşlarını sekiz aydan fazla süredir alamıyorlar."
UNICEF'in Yemen temsilcisi Dr. Meritxell Relano ise kolera salgınının çocuklar için durumu daha kötü hale getirdiğini dile getirdi.
"Yemen'deki çocuklar için hayat ölüm kalım mücadelesine dönüşmüş durumda"
Koleradan hayatını kaybeden çocukların birçoğunda aynı zamanda aşırı derecede yetersiz beslenme tanısı olduğunu bildiren Relano, "Bugün Yemen'deki çocuklar için hayat; kolera, yetersiz beslenme ve acımasız şiddetin kol gezdiği bir ölüm kalım mücadelesine dönüşmüş durumda. Yemen'deki bu salgına yanıt vermek için UNICEF, Dünya Sağlık Örgütü ve diğer ortaklarla birlikte mücadele hazırlığı içerisindeler. Su tankeri dolum istasyonlarının dezenfeksiyonu, içme suyunun klorlanması, su arıtma tesislerinin restorasyonu, su temini sistemlerinin rehabilitasyonu, evde su arıtımı yapılması ve hijyen kitleri (sabunlar ve yıkama tozları) dağıtımı yoluyla ülke çapında yaklaşık 3,5 milyon kişiye ulaşıldı." şeklinde konuştu.
"Su ve sağlık önlemleri için daha fazla kaynak gerekli"
Sağlık hizmetleri ve su için toplam gerekli fonun 66,7 milyon dolar civarında olduğunu sözlerine ekleyen Relano, "UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü, hastaların hemen muayene edileceği ve tıbbi destek göreceği ülke çapındaki hem ağız sağlık merkezleri hem de ishal tedavi merkezlerine destek ve tıbbi malzeme sağlıyor. Tüm bunlar yapılırken hastalıklardan etkilenen kişilere aynı zamanda hastalığın daha fazla yaygınlaşmaması için hijyen bilinci de verilmektedir. Sağlık hizmetleri ve su için toplam gerekli fon 66,7 milyon dolar civarındadır. Bağışta bulunanlar her ne kadar bugüne kadar cömert davrandılarsa da ancak özellikle su ve sağlık önlemleri için daha fazla kaynak gereklidir." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.