"Toplum ancak adaletle ayakta kalır"

Peygamber Sevdalıları Platformu Şanlıurfa Koordinatörlüğü tarafından Paşabağı Miting Alanında "Hak ve Adalet Rehberi Hz. Muhammed (sav)" temasıyla düzenlenen Kutlu Doğum etkinliğine rüzgarlı havaya rağmen Peygamber aşığı halk yoğun ilgi gösterdi.

Mevlit alanında "La İlahe İllallah Muhammed Resulullah" yazılı büyük Tevhit bayrakları asıldı. Alana ulaşımın rahat sağlanması amacıyla kentin farklı noktalarından Büyükşehir Belediyesi ve Kooperatifin sağladığı özel halk otobüsleriyle etkinlik alanına taşındı.

Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı etkinliğe gelenler, meydanın çevresinde kurulan polis kontrol noktalarından geçtikten sonra alana girebildi.

Etkinliğin başlamasına iki saat kala mevlit alanı dolmaya başladı. Ayrı ayrı saf tutan kadın ve erkekler, Hz Muhammed’e olan sevgisini ifade eden dövizler taşıdıkları görüldü. Alana kurulan çadırlarda düzenlenen kermes halktan büyük ilgi gördü.

Etkinliğe; Şanlıurfa HÜDA PAR İl Başkanı Lokman Yalçın, Şanlıurfa İnsani Yardım Platformu Başkanı Osman Gerem, Memur-Sen Şanlıurfa Temsilcisi İbrahim Coşkun, Yardımeli Derneği Şanlıurfa Temsilcisi Mustafa Tosun katıldı.

Etkinlik, Karaköprü İlçe Müftüsü Ahmet Altıok’un Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Tilavetin ardından etkinlikte bir selamlama konuşması yapan Doğruhaber Gazetesi Yazarı Mehmet Yavuz, adaletsiz bir toplumun ayakta kalmasını mümkün olmadığını söyledi.

Toplumların ancak adaletle ayakta kalabileceğine dikkat çeken Yavuz, “Adaletin olmadığı bir yerde insanların birbirine güvenlerine kalmaz. Şehirlerin bütün sokaklarına mobese kameraları da takılsa suç oranları yine yükselecektir. Polisiye tedbirlerle, devletin güç ve kuvvetiyle; hiçbir beşeri kuvvet, suç oranlarının artmasının önüne, toplumda emniyetsizliğin, maddi ve manevi düşüklüğün, ahlaki yozlaşmanın önüne geçmemiştir, geçemez. Ancak ve ancak toplumlar adaletle ayakta kalır. Çünkü kâinat adaletin üzerine bina edilmiştir.” diye konuştu.

 Yavuz, şöyle devam etti:

“Adalet her şeyi yerli yerine koymaktır. Zıttı ise zulümdür. Toplumlar ve devletler zulüm ile abat olmaz. Cemiyetler berbat olur. Suriye’yi görüyoruz orayı ABD, İsrail ya da Rusya bu hale getirmedi. Onlar açık bir kapı buldular. Adaletsiz bir mekanizmadan içeriye girdiler ve Suriye’yi parçaladılar. Irak’ı ABD ya da İsrail bu hale getirmedi. Irak’ın halkı ve yönetim sistemi halkına zulmetti. Hak sahibinin hakkını vermedi. İslam düşmanları, Ortadoğu denilen İslam coğrafyasına düşmanlık yapanlar, bu adaletsizlikten içeri girecek bir kapı buldular ve Irak’ı bu hale getirdiler. İşte bakın nefessiz kaldık. İnsanlığımızdan utanıyoruz. Her gün enkazın altından bebek cesetleri çıkıyor. Annelerinin sıcak kucaklarından buz gibi denizlere her gün yüzlerce bebek akıyor. Adaletin olmadığı bir toplum yıkılır.”

Şanlıurfa Kardeşler İlahi Grubunun okuduğu Mevlid-i Şerifle devam eden etkinlikte daha sonra, kız ilahi grubu ve Mahfuz Aytekin’in seslendirdiği ilahilerle devam etti.

Seslandirilen ilahilerin ardından kürsüye çıkan Molla Beşir Şimşek, bu yılki Kutlu Doğum teması olan hak ve adaletin önemine değindi.

Adaletin yüce Allah’ın kullarına bahşettiği en önemli değer olduğunu ifade eden Şimşek, “Allah Teâlâ Ayeti Kerime’de şöyle buyuruyor:  ‘Şüphesiz ki biz yeri göğü ve ikisi arasındaki her şeyi hak ille yaratmışızdır’. Allah Teâlâ kâinatı hak ve adalet üzere yaratmıştır. Peygamber Efendimiz, Veda Hutbesi’nde şöyle buyuruyor, ‘Allah herkesi hakkıyla yaratmış ve her hak sahibine hakkını vermiştir.’ Hal böyle olunca hakkın devamı adaletin muhafazası şüphesiz ki kainat için ve kainat içindeki her şey için olmazsa olmaz bir mefhumdur.” dedi.

Allah’ın insanların huzur ve saadetin temin etmek ve adaleti muhafaza etmek için yeryüzüne 124 bin Peygamber gönderdiğini hatırlatan Şimşek, bu Peygamberlerin haksızlığı ortadan kaldırmak için mücadele ettiğini söyledi.

Şimşek, “Ve o Peygamberler mutlaka kendi zamanındaki hakkı kaldıran ve zulmü hâkim kılan zalimlerle mücadele etmiştir. Toplumuna hakkı hâkim ve adaleti hâkim kılmıştır. Bunun mücadelesi vermiştir. Bu da bize şunu gösteriyor: dinimiz hakka ve adalete ne kadar önem verdiğinin bir göstergesidir. Hak ve adaletin olmadığı bir dünyada bugün yaşıyoruz. Peygamber Efendimiz ne yaptı? Ebu Cehil ve Ebu Leheb gibi zalimlerin karşısında dikilip onlar insanlardan gasp etikleri haklarını tekrar insanlara geri verdi. Bu uğurda son ana kadar mücadele etti. İnsanlığa bu karanlıktan sonra saadet asrını yaşattı.” şeklinde konuştu.

Bugün yine insanlığın Kur’an’a sırtını dönmesi sonucu zulmün her tarafı kapladığını belirten Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bugün insanlık yanlışı yapıyor. Tekrar vahye sırtını döndüğü için, tekrar Peygamberlerin yoluna sırtını döndüğü için, Kur’an’a sırtını döndüğü için bir kez daha zülüm, bir kez daha göz yaşı, bir kez daha kin ve adavet hâkim oldu. O zaman ne yapmamız lazım. Bizde tıpkı seleflerimiz gibi, atalarımız gibi bir kez daha vahye dönmedikçe, Kur’an’a dönmedikçe ve Peygambere dönmedikçe kurtuluşumuz mümkün değildir.”

Etkinlikte İmam Hatipler arası Arapça şiir birincisi Selim Tekbalık’ın okuduğu Arapça şiir duygu dolu anlar yaşanmasına neden oldu.

Etkinlik daha sonra Rumeysa Kılıç’ın okuduğu şiirin ardından Molla Sinan Ünel’in yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)