,
  • BIST 9722.09
  • Altın 2428.571
  • Dolar 32.5199
  • Euro 34.8
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 18 °C
  • Antalya 16 °C

Rahmet ve Bereket Ayı Hoş Geldin…

İhsan Pınar

Yüzeysel ve materyalist mantıkla bakan birileri, farklı gün ve zamanlara bazı hususiyetlerin atfedilmesi ve kutsamasını garip karşılayabilir ve aramızdaki çömezleri tepki de gösterebilirler.  

        Evet, tüm zamanlar ve günler Allah’ındır. Zamanın değeri ve uzunluğu açısından pek fark olmasa da, çıkılan uzun yolda bazen dinlenmek ve ihtiyaçları karşılamak gerekir. Eğer bu iniş –çıkışlarla dolu hayat yoluysa, canlanmak ve takviye için daha çok daha fazladan kontrollere ihtiyacımız olacaktır.   

        Dini ideolojilerden ayıran önemli özelliklerinden biri de, insanın özünü koruması, haddini bilmesi ve güzel yaradılışını muhafaza etmesidir. Hayatın merkezinde insan var; yaradılış güzelliğini bozan insan, her şeyi kendisiyle bozar. Hayatın cazibe ve sorunlarına kendini kaptırmış insanın, kendini kontrol ve özüne dönmesi için bu zamanlar birer fırsat olarak görülmeli ve değerlendirilmelidir. Bu kutsal zamanların başında Kur’an’ın nazil olduğu ve birçok güzelliğe vesile olan Oruç ayı ramazandır. Çıkarı ve maddi felsefeyi kutsayan aklın açlık; geleneksel inancında Oruç, fitre, Kur’an okuma, yardımlaşma olarak değerlendirdikleri bu ayın Rahmet ve Bereketine şöyle bir bakalım.  

        1 – Dünyadaki kavga ve çekişmelerinin çoğunun sebebi azgın nefsin gemlenmeyen arzularıdır. Oruç, nefsin eğitilerek terbiye edilmesi, hakkın ve aklın kontrolüne girmesidir.  

        2 – Zengin-fakir arasındaki uçurum ve kopukluk, sosyal dengenin ve düzenin bozulmasının başlıca sebebidir. Oruç eğitimiyle fakirin halini yaşayarak haberdar edilen zenginin, empati yaparak fakirleri anlamaya ve yardımlaşmaya teşvik eder…    

        3 – Kur’an’ı anlama ve yaşama aktarma fırsatı olarak değerlendirilmelidir.  

        4 – Kendimizi kontrol etme; yanlışları, eksiklikleri tespit ve giderme fırsatı olmalıdır.  

        5 – Zekât ve infak olarak bu ayda büyük miktarda yardımlar yapılır. Yaşlılık ve hastalıktan dolayı tutulamayan oruç için, toplamı devlet hazinlerini geçen büyük meblağlarda kefaretler ve fitreler dağıtılır. Aralarına duvarlar örülen zengin ve fakir arasında bu ayda, iletişim ve yardımlaşma yoğunlaşır.   

        6 – Bu mübarek ayda günahkâr Müslüman ve gayri Müslimler bile, bu aya hürmeten kötülüklerden uzak durur, iyiliklere yönelirler. Bu da kötülüklerin azalmasına vesile olur.  

        7 – Rahmet olan bu ayda insanlar kendilerine, aile, akraba, komşu ve fakirlere yönelirler.  

        8 – insanların kendilerini kontrol ve düzelmelerine; zengin fakir arasında muhabbet ve hemhal olmaya, yardımlaşmaya; küskünlüklerin bitirilmesine, sevgi tohumlarının yeşermesine, insanlara arasında kaynaşmaya vesile olarak gereğince değerlendirilmelidir…  

        Allah’ım! Bildiğim ve bilmediğim bütün günahlarımdan pişmanım, bir daha yapmamak üzere Tevbe ediyorum. Ya İlahi! Hiç kimsenin hakkını yememek, dedikodu yapmamak, hiç kimseye zarar vermemek ve suni ayrılıklar yüzünden düşmanlık yapmamak üzere Akıl, Kalp, El, Göz, Dil, Kulak, Ayak tüm azalarımla Oruç tutmaya niyet ettim. Allah’ım! Ömrüm boyunca bu tevbe ve Oruç niyeti üzere kalmamı nasip et ve bana yardımcı ol.  

        Orucun bizi tüm yanlışlardan Tutması ve tüm ibadetlerinizin kabul olmasını diliyorum...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Hür 24 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 532 658 98 55