MEB'in Peygamber Sevdası ile imtihanı

Doğruhaber gazetesi yazarı Şehzade Demir, Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından düzenlenen Siyer Sınavı'nda MEB'in tutumunu eleştirdi.

Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından bu yıl 8'incisi düzenlenecek olan ve her yıl yüzbinlerce kişinin katılıp istifade ettiği Siyer Sınavı  ve vakfın çalışmaları ile ile ilgili bir yazı kaleme alan Doğruhaber gazetesi yazarı Şehzade Demir, "Bu sınav, yeni MEB ekibinin Peygamber sevdası üzerinden halkın değerleri ile de ciddi bir imtihanı olacaktır." dedi.

İşte Doğruhaber gazetesi Şehzade Demir'in yazısı;

MEB'in Peygamber Sevdası ile imtihanı

Türkiye'de işler yolunda gitmiyor gerçekten. Hangi tarafa bakarsanız yolunda gitmeyen şeylerle karşılaşırsınız. Bu sıkıntılar özellikle toplumun değerleri ile ilgili alanlarda, sosyal ve kültürel çalışmalarda, nesillerin eğitilmesi ve diğer pedagojik faaliyetlerde yoğunluk kazanmış bulunuyor. Bu nedenle de yaşanan sıkıntılar konjonktürel olmaktan çıkıyor. Yan etkileri, zararları ve oluşturdukları tahribatlar toplumsal değerlerde ve özellikle yeni nesil üzerinde uzun yıllar tesirini gösterecektir.

Toplumu değerler noktasında, asli temellerden kalkındıracak, yeni nesli fazilet ve erdem ile tanıştıracak yatırımlar neredeyse kalmamıştır. Öte taraftan özellikle Avrupa referanslı, AB, BM ve ABD finanslı projeler, ot biter gibi her yerde türemeye başladı. Bunların bize, özellikle yeni nesle verdiği zarar, kimyasalların, hatta belki nükleer silahların vereceği zarardan çok daha büyüktür.

Avrupa ve BM referanslı yüzlerce proje bu gün Türkiye'de uygulanmaya devam etmektedir. Bu amaçla yine yüzlerce STK ve vakıf etkin olarak sözde kültürel faaliyet yapmaktadır. Ancak hakikatte faaliyetleri, toplumsal mühendislikten başka bir şey değildir.

Asıl tuhaf olan ise; zarar veren, muzır çalışmaların büyük teşviklerle önünün açılması, protokollerle, devlet imkanları ile desteklenmesi, öte taraftan faydalı, yeni nesilleri manevi değerler üzerinden yetiştiren, fazilet ve erdem noktasında halkın geleceğini teminat altına alan faaliyetlere ise ket vurulmasıdır. Sadece bir örnek üzerinden dahi bunu rahatlıkla görmek mümkündür.

Peygamber Sevdalıları Platformunu bilir herkes. Yıllardan beri tüm Türkiye'de faaliyetlerinin merkezine Resulullah (sav)ı koyarak çalışmalar yapar. Her yerde kutlu doğum etkinlikleri, paneller, ilahi konserleri, konferanslar organize ederek insanlara Peygamber sevdasını vermeye çalışır. Aynı amaçla yine ülke geneli Resulullah (sav)ı konu edinen siyer sınavları yapar. Bu sınavlara her yıl yüz binler katılarak bu vesile ile Resulullah (sav)'ın hayatını ve mücadelesini öğrenme imkanına kavuşur. Sadece gecen yıl sınava müracaat edenlerin sayısı 300 bini aşmıştır.

Bizden destek talep eden platform yetkilileri bu yıl için bütün müracaatlarına rağmen henüz bir cevap alamadıklarını ifade ettiler. Her yıl, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ilgili müdürlüklerle koordineli bir şekilde, gerekli resmi alt yapısı sağlanarak okullarda bu sınavları yaptıklarını ifade eden platform sözcüsü, esas alınan kitapları dahi bakanlığa verdiklerini belirtti.

Toplumu ifsat eden, özellikle aile kurumunu dağıtan, Avrupa'nın kokuşmuş değerlerini büyük bir albeni oluşturarak halka dayatanlar, Resullah'ın hayatının okutulup öğretildiği, bütün aşamaları ile bakanlığın kontrol ve denetimine tabi bir yarışmadan neden rahatsız olsunlar? Buna bir cevap verilmelidir. Ya da siyaset kurumu buna bir izah getirmelidir. Bu yıl 8.si düzenlenecek olan sınavdan şimdiye kadar yüzbinlerce insan istifade ederek öz değerlerini öğrenme imkanı bulmuştur. Bu, çok mu kötü bir şeydir.

Yüz binler, büyük bir heyecan ile bu günlerde bu sınav için hazırlık yapmakta ve sınav gününü beklemektedir. Tüm Türkiye'de yapılan, değerler eğitiminin en organizeli etkinliklerinden biri olan bu devasa çalışmanın bakanlık tarafından engellenmesini toplumun vicdanı asla kabul etmeyecektir.

Bu sınav, yeni MEB ekibinin Peygamber sevdası üzerinden halkın değerleri ile de ciddi bir imtihanı olacaktır. Bu imtihanı verecek mi veremeyecek mi hep beraber göreceğiz. (İLKHA)