,
  • BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C
  • İzmir 14 °C
  • Antalya 17 °C

Dur gitme, kal ey Ramazan !

Dur gitme, kal ey Ramazan !
Ey on bir ayın sultanı ilahi rahmet ve bereket ayı Ramazan! Ahiret ve dünya için gerekli her hayrın ve salih amellerin tohumlarını saçtın.

Gelişinle ruhlar canlandı, kalpler şenlendi. Uzun süren kışın ardından gelen bahar, gecenin karanlığından sonra atan şafak gibi oldun. Manevi iklimimize cennet tohumları bıraktın. Salih amellerin nasıl devşirileceğinin dersini verdin bize. Bıraktığın bu tohumlar yeşerip ürünleri olgunlaşmadan gitmemelisin. Gittiğin takdirde bağladığın şeytanlar ortalığı gene çorak çöllere çevirecekler. Bunca emekle oluşan mahsulün zayi olmaması için ne olur gitme, kal.

Gitmek için kesin bir emir almışsan eğer, her saat ve her ay senle manen beraber olmanın yolunu bize öğret de öyle git.

Ey gönüllere ve bedenlere sıhhat bahşeden ilahi doktor ve hekim! Gaflet ve günahlarla enva-i türlü hastalıklara müptela bu can ve cismimiz nice zamandır şifa arıyordu. Sen gelince tenimiz ve canımız rahat bir nefes aldı. Her türlü hastalık ve gafletin kaynağı olan o çok yemeler-içmelerden kurtulduk. Yer sofrasına bedel, bize hakikatlerin yolunu açan gök sofrasını indirdin. Sahi şu Hz. İsa (as)'ın havarilerinin inmesini istediği sofra (maide minessema) sen olmayasın. Senin açlık sofranda ne lezzetler varmış anladık.

Ne olursun bize indirdiğin bu sofran kalsın, onu kaldırma. Yer sofrasının bünyemizde oluşturduğu yara-bereler tam iyileşmeden nereye gidiyorsun? Gideceksen de, bari bir sonraki gelişine kadar bize yetecek kadar ilaçlar bırak da öyle git.

Ey bizi cehenneme atmak isteyen düşmanlara karşı mücadelemizde her türlü yardımı sağlayan hakiki dost! Gelişinle düşmanlarımız bağlandı. İblis-nefs-dünya üçlüsünün aleyhimize kurduğu ittifak işlemez oldu. Azgın şeytanları bağlayıp nefsi de teslime zorladın. Verilen zekât ve sadakalarla da dünya malının sevgisine bedel, kalplerimize ahiret yurdunun aşkını attın. Ama oluşan bu güzel ortam sen gidince kalır mı acaba? Bağlanan şeytanlar bırakılınca halimiz nice olur. Senle topladığımız ahiret azığını elimizden alıp bizi tekrar dünya ve nefsin emrine girmeye zorlamalarından doğrusu ciddi korku duyuyoruz. Gelip de gittiğin her seferde bu haller başımıza gelmişti çünkü.

İlla ki gideceksen eğer, bari bir sonraki gelişine kadar bize yetecek silah ve cephane bırak da öyle git; yoksa bu azgın düşmanlardan kendimizi nasıl koruyabiliriz.

Ey Kur'an'ın kendisinde indirildiği ve bin aydan hayırlı Kadir gecesini saklayan mukaddes ay! İlahi vahyin indiği ay olman senin için şereflerin en büyüğüdür. Bin aydan daha hayırlı geceyi saklaman ise takva ehli yanındaki değerine değer katmıştır. Pas tutmuş kulaklarımız ve gönüllerimiz Kur'an tilavetiyle cilalanıp parladı. Kur'an sedası Hizbü'ş-Şeytan için hezimet oldu. Kur'an nuruyla aydınlanan zihin ve kalplerde artık iblisler saklanamıyor.

Bizi terk edip gidersen halimiz nice olur iblislerin elinde. Muhakkak gideceksen eğer,  bizi senle gelen Kur’an’la tanıştır da öyle git. 

Ey fakir ve muhtaçları sevince boğan ay! Daha sen geliyorum demeden fakirler ve muhtaçlar senin geleceğini duydular. Belki de senin gelişine en çok sevinenler onlar oldu. Zamanın zalimlerinin zulmünden dolayı yoksulluk, işkence sürgün, mahpus ve muhaceret yaşayanların tek umudu sen oldun. Yetim, dul ve bilcümle kimsesizlerin kimsesi oldun. Sen maddi fakirlik çekenlerin umudu olduğun gibi manevi fakirlikten mustarip günahkar kulların da ilahi rahmetten en çok ümidvar oldukları saat oldun. Hasılı her türlü fakirlik çeken kullara uzatılmış ilahi bir el oldun sen. Ellerinin biriyle dünya fakirlerini doyururken, diğeriyle ahiret fakirlerine hesapsız kazançlar sağlıyorsun. Sana umut bağlamış kullara en büyük zenginlik ve kazanç olan "mağfiret"i müjdeledin. Çünkü, "Kim inanarak ve sevabını umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır" buyrulmuştur.

Sen gidersen bu fakir ve muhtaçları kim korur, kim açlıklarını giderir. Bari gideceksen bir sonraki gelişine yetecek azık bırak da öyle git.

Ey hayat okulunda insana gerekli her dersi öğreten mürşid öğretmen!

Hiçbir okulun veremediği ve hiçbir hocanın anlatamadığı en çetin dersleri senden aldık. Sabır, cömertlik, merhamet vb. eşsiz dersleri kısa bir zamanda bize yaşatarak sen öğrettin. Öğrettiğin bu derslere her an ihtiyaç duyacağımız muhakkak. Hani tıp ve matematik bilmesek kaybımız o kadar fazla olmayacak. Bu konudaki ihtiyaçlarımızı başkaları aracılığıyla da giderebiliyoruz. Ama senin programında yer alan dersleri ise,  her kesin onları bizzat öğrenme ihtiyaçları var. Senin okula kaydolmayanların veya kaydını yapıp da sadece devamsızlıktan kalmamak için sınıfta bulunup dersleri can kulağıyla dinlemeyenlerin ne kadar zararda olduklarını anlamış bulunuyoruz.

Ey ilahi mektep, bizi öğrencin kabul etmezsen iblisin kurduğu "ateş okulları" bizi kapacak ve ateşinde yakacak. Buna gönlün razı olur mu?

Ey sonsuz rahmet sahibinin bize ikramı "Cennet Okulu" Ramazan!

Sana layık bir öğrenci olamadığımız için senden özür diliyoruz ve bir ay değil, bütün bir yıl okuluna kayıtlı kalmak istiyoruz. Kaydı silinenlerden olmak istemiyoruz. Bütün eksiklerimizle beraber ilahi dergâhta bize şefaatçi olmanı umut ediyoruz. Umudumuzu boşa çıkarma; zahiren bizi terk edeceksen de manen hep bizlerle olmanı diliyoruz. Ey Allah'ın ayı!

Kaynak: DOĞRUHABER
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Hür 24 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 532 658 98 55