Başbakan Binali Yıldırım, Danimarka Başbakanı Lars Lokke Rasmussen ile Çankaya Köşkü'nde baş başa görüştü. İki Başbakan daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi.
Dost ve müttefik Danimarka'nın Başbakanı Rasmussen'i Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirten Başbakan Binali Yıldırım, görüşmenin, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrasındaki gelişmelerin ve beklentilerin aktarılması ve 15 Temmuz gecesi Danimarka'nın Türkiye ile olan yakın dayanışmasının bir kez daha teyit edilmesi şeklinde geçtiğini aktardı.
İki ülke ilişkilerinin her alanda daha da ileriye taşınması konusunda mutabakat olduğunu bildiren Yıldırım, görüşmelerde birçok sorunu konuştuklarını, bölgesel konulara değindiklerini ifade etti.
Görüşmede, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye ilişkilerinin geleceğini de konuştuklarını anlatan Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Terörle mücadelede uluslararası iş birliğine olan ihtiyacın bugün, düne göre daha fazla olduğu konusunda Danimarka'nın da Türkiye'nin de aynı düşünceleri paylaştığını gördük. PKK, PYD, DEAŞ, FETÖ gibi terör örgütleriyle aynı anda mücadele etmek durumunda olan Türkiye'nin desteklenmesi, bu mücadelelerin başarıya ulaşmasına katkı sağlayacaktır. Özellikle Danimarka hükümetinin bağımsız mahkemelerinin, PKK terör örgütünün yayın organı Roj TV'nin kapatılmasına ilişkin kararı, bu mücadelede güzel bir örnek olarak görülmektedir. Teröre karşı Danimarka ile süregelen olumlu iş birliğimizin, bir terör örgütü olan ve son günlerde bu darbenin gerçekleştirilmesinde başrolü oynayan FETÖ ile mücadele konusunda da devam etmesi en büyük arzumuzdur."
Avrupa'daki bazı çevrelerce Türkiye'ye karşı yürütülen karalama kampanyalarına ilişkin Danimarka Başbakanı Rasmussen'e bilgi verdiğini aktaran Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Geçtiğimiz aylarda Danimarka Dışişleri Bakanı Sayın Jensen ülkemize geldi, İncirlik'i ziyaret etti ve DEAŞ'a karşı koalisyonun çalışmalarını görme fırsatı oldu. Aynı zamanda da 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye ile dayanışma içinde olduğunu bizlerle paylaştı. Sayın Başbakan, bugün İncirlik'teki DEAŞ'a karşı koalisyon üyesi Danimarka'nın personeliyle bir araya gelecek, orada da temaslarda bulunacak. DEAŞ terörüne karşı uluslararası koalisyonda birlikte olduğumuz Danimarka'nın Suriyeli mültecilere yönelik, Türkiye'nin özverili çalışmalarını yakından takip ettiğini görmekten mutluluk duyduk. Türkiye'nin bu fedakarlığı ve taşıdığı bu yükün Avrupa Birliği tarafından daha iyi anlaşılmasının gereğine değindik. Ülkemizin Avrupa Birliği ile vardığı 18 Mart Mutabakatı'nın tamamlanması ve sözlerin karşılıklı olarak yerine getirilmesinin öneminin altını çizdik."
Başbakan Yıldırım, Danimarka'nın her dönemde Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğini net bir şekilde destekleyen ülke olduğunu kaydetti.
EKONOMİK VE TİCARİ İLİŞKİLER
İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere de değinen Yıldırım, "2013 yılında dönemin başbakanları, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Sayın Helle Thorning-Schmidt'in koyduğu 5 milyar dolar ticaret hacmi hedefine ulaşmak için çok fazla gayret etmemiz gerektiğinin farkındayız. Bu amaçla ülkelerimiz arasında mevcut ekonomik ve ticari ortaklık komitesi mekanizmasına bundan sonra hız kazandırılması önem arz etmektedir." diye konuştu.
Danimarka'daki Türk toplumuna yönelik Danimarka hükümeti ve yerel makamların attığı adımları yakından takip ettiklerini vurgulayan Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Türk toplumunun, Danimarka'ya en iyi entegre olmuş göçmen grubu olmasından dolayı memnuniyet duyuyoruz. Tüm bunların yanı sıra Danimarkalı misafirlerimizin ülkemize yönelik ilgilerinin devam etmesini memnuniyetle karşılayacağız. Çok sayıda vatandaşınızın ülkemize yerleşmeleri, emlak sahibi olmaları da aramızdaki diyaloğun en önemli kanıtlarından bir tanesidir. Görüşmelerimizde ülkelerimizi ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında kapsamlı müzakere, istişare imkanı bulduk. Bu çerçevede AB üyelik sürecimiz, göç krizi, Rusya Federasyonu ile ilişkiler, Suriye gibi birçok konuyu değerlendirme fırsatı bulduk. Bölgesel ve küresel konularda benzer görüşlere sahip olduğumuz görmekten memnuniyet duyuyorum."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.